Fast Money. AnasayfaHendek GündemiHendek Dereboğazı Mahallesinde içme suyu şebekesinden uzun zamandır yola haber 1350 kere Eylül 2020, Salı - 1358Dereboğazı Mahallesi Atatürk Bulvarı üzerinde içme suyu hattının yola aktığını belirten vatandaşlar SASKİ’den çözüm bulmasını “ Uzun zamandır içme suyu boş yere yola akıyor. SASKİ’ye bildirilmesine rağmen halen çözüm bulunmadı ve su yola akmaya devam ediyor. SASKİ ne iş yapar neden müdahale etmiyor ve içme suyumuz boşa akıyor. Yazık günah” diyerek tepkisini dile getirdi” ifadeleri yer Etiket Eklenmemiş. Yorumlar 0Bunlar da ilginizi çekebilir Browsing Bir arkadaşa bakacaktık Yarışma Soruları Paparazzilere yakalanan ünlü çiftler, birlikteliklerini gizlemek için genellikle hangi klişe sözü söyler?Yarışma programlarında sorulan Paparazzilere yakalanan ünlü çiftler, birlikteliklerini gizlemek için genellikle hangi klişe sözü söyler?… FAZLA ET TÜKETME VATANDAŞ, KURDEŞEN DÖKERSİN VALLA!.. Geçenlerde et ithalatı tartışmaları sürerken AKP’li Cumhurbaşkanı Meclis gurubunda yaptığı konuşmada kırmızı etin niçin pahalı olduğunu şöyle anlatmıştı -Et fiyatlarında yüksek seyrin nedeni, refah seviyemizin artmasıyla talepte yaşanan yükseliştir!.. Okuyunca “yok canım, haberde bir yanlışlık var herhalde” deyip, grup konuşmasını bulmuş dinlemiştim; vallahi de billahi de doğruydu!.. Birazdan Türkiye ve dünyada et tüketiminden oranlar vereceğim; ancak önce tarım bakanı sıfatlı muhteremden söz etmem gerek... Lideri böyle söyleyince bakanlığının uğraştığı işler aklına gelmiş olmalı ki, Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli, et konusunun çok speküle edildiğini söyleyerek yurttaşlardan şu istekte bulundu -Vatandaşlarımız az et yesin, biz de ithal etmeyelim!.. E, tabii refah seviyesi yükselince “hurra” diye ete yüklenirsen kardeşim, ne yapsın en büyük Türk büyüklerimiz, doğru ithalata tabii... Diyeceğim ama dünyadaki et tüketim oranlarına bakınca, hıçkırık tutuyor söyleyemiyorum!.. Halk çok et yediği için ithal et ihtiyacı doğduğunu anlatan Bakan Bey, bu iddiasını doğrulamak için rakam da verdi -Yılda kişi başına 15 kilo kırmızı et!.. Yaa, gördünüz mü?! adamcağız neredeyse yalvardı, “N’oluur biraz da tavuk, balık falan yiyin” diye, o kadar yani!.. Adam çözümü gözümüze sokuyor; “kırmızı ete bu kadar saldırma vatandaş, o zaman kendimize yeteriz” diyor ama nankör millet kasap önlerinde “kırmızı et” diye birbirini eziyor!.. -Acaba öyle mi, yoksa birileri bizi salak yerine mi koyuyor? Hadi gelin bi bakalım... Suriye Libya bile çok önümüzde!.. Türkiye, yılda kişi başı 15 kilo kırmızı et tüketimiyle refah seviyesini katladı, halk çok tüketiyor diyenler, ya sayı saymayı bilmiyor ya da bu milleti kandırıyor!.. Öncelikle, en az et tüketen ülkelere bakalım; görüntü içler acısı; Bangladeş 4 kg, Hindistan Kg, Sri Lanka kg, Mozambik kg, Gambiya kg, Tanzanya kg, Pakistan kg... Gelişmiş ülkelere bakalım; aradaki uçurum utandırıcı boyutlarda Çin kg, Rusya kg, Norveç 66 kg, Yunanistan kg, Belçika kg, İsveç kg, İngiltere kg, Hollanda kg, Fransa kg, Almanya kg, İtalya kg, Kanada kg, ispanya 97 kg, Avusturya 102 kg, Bahamalar kg, ABD kg... Türkiye’nin yıllık kişi başı et tüketimi ise son verilere göre kg... Ancak bunun yalnızca kilosu kırmızı et!.. Geriye kalan kilosu ise kanatlı denilen tavuk, hindi gibi hayvanların eti!.. Diğer bir deyişle Türkiye Pakistan’ın binde 1 oranla önünde!.. Yıllardır savaş içinde kavrulan Suriye, emperyalist plan gereği paramparça edilen Libya bile bizim çook önümüzde!.. -İşte “çok yiyorsunuz, az tüketin” denilen Türk halkının durumu bu!.. Koyun memesi hindi boynu, inek ayağı!.. Bitmedi; yukarıdaki oranlar “yıllık kişi başı” oranları... Diğer bir deyişle tüketilen et miktarı ülke nüfusuna bölünüyor, ortaya çıkan miktar kişi başı tüketilen et oluyor; tıpkı kişi başına düşen milli gelir gibi yani!.. Kazın ayağı ise bambaşka; Kimileri 60, 80, 100, 120 kiloları devirirken, halkın açlık ve yoksullukla kavrulan büyük çoğunluğu yılda 1 kilo eti bile görüyor mu bilemiyorum... O da kurban bayramlarının yüzü suyu hürmetine tabii!.. Gidin tanıdığınız kasaplara, marketlerdeki et reyonlarına sorun bakalım -Kimsenin yüzüne bile bakmadığı sanılan koyun memesine, hindi boynuna, inek ayağına talepler ne durumda?!.. Gazete, televizyon haberlerinde okumadınız, izlemediyseniz, normalde TL, 5 TL arasında satılan bu hayvan artıkları kapış kapış satılıyor!.. İnsanın en kutsal hakkı olan beslenme, barınma hakkı üzerinden siyaset yapamazsın birader, yaparsan birileri çıkar “öyle değil, böyle” deyiverir... -Altında kalır, mahcup olursun!.. Yorum Gönder 0 Facebook Yorumları 0 Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.× Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir. Gergedan böceğini toplayanlara 73 bin 747 lira ceza - 0931 Güncelleme - 0943 Afyon Kocatepe Üniversitesi Doğa Koruma Biyoizlem Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Erişmiş, doğada görülen gergedan böceğini toplanmasının ancak devlet izniyle yapılabildiğini belirtti Afyon Kocatepe Üniversitesi AKÜ Doğa Koruma Biyoizlem Uygulama ve Araştırma Merkezi DOKOBİM Müdürü Doç. Dr. Uğur Cengiz Erişmiş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Avrupa ve Türkiye'de nemli bölgelerde yaygın olarak görülen 'gergedan böceği'nin oryctes nasicornis baş kısmındaki boynuz dolayısıyla bu isimle bilindiğini söyledi. Erişmiş, "Dünyanın farklı noktalarında 12-16 santimetre arasında görülebiliyor. Bizdeki boyutları da 2-6 santimetre arasında genellikle. Afyonkarahisar'da da büyük örnekleri bulmak çok zor. Bu böceğin doğadan toplanması, ülkemizin biyolojik çeşitliliğine zarar vermiş oluyor. Ekolojik dengeyi bozmuş oluyor" diye konuştu. "MİNİMUM CEZASI 73 BİN 747 LİRA" Erişmiş, doğadan bu böceğin toplanmasının çevre kanununa göre 73 bin 747 lira cezai yaptırımının olduğunu vurguladı. Türkiye'nin Dünya Biyoçeşitlilik Sözleşmesi'ne taraf bir ülke olduğunu aktaran Erişmiş,"Bu böceğin toplanması ancak devlet izniyle yapılabilir. Bu yasal izin belgesi elinizde yok ise minimum cezası 73 bin 747 lira. Hatta yurt dışına göndermeye kalktığınızda da bu ceza oranı 5 katına kadar çıkabiliyor" ifadelerini kullandı. "SATILMASI SÖZ KONUSU OLAMAZ" İnternet üzerinden ve sosyal medyada "Gergedan böceğinin 90 -100 bin dolara satışının yapıldığı şeklinde iddialar bulunduğuna dikkati çeken Erişmiş, "Bunlar doğru değildir. Gergedan böceğinin satılması söz konusu olamaz. Sadece bu konularla ilgilenen bazı koleksiyoncular var. Onlar da çoğu zaman kendi aralarında takas yapıyorlar. 1-2 dolar civarında bazen alımlar oluyor. Bunlarda da çok fazla inanılmaz rakamlar mümkün değildir" sözlerine yer verdi. Üretici zeytinin kilosunu TL’ye mal etmiştir. Buna karşılık şu an yeşil zeytinini 2 TL’ye satmak zorundadır. Yani zarar etmektedir. Son günlerin moda deyimi ile konkordato’ ilan etmek üzeredir. Örgütlenmenin artık kaçınılmaz olduğunu gören üreticimiz, önümüzdeki günlerde yeni birlik ve kooperatifler kurmanın arayışı bugün için, yani çiftçimizin nefes alabilmesi için sofralık zeytine prim verilmesi artık zorunlu hale gelmiştir. Talebini her platformda dile getirmiş, ancak bu haklı istek muhataplarında karşılık bu haklı talebinin sıklıkla dile getirilmesi, sizler aracılığıyla bu konuda kamuoyu oluşturulması önemlidir. 320 bin ailenin sesinin duyulması konusunda desteğiniz bizlere katkı sağlayacaktır. A. Vehbi BAKIRLIOĞLU - Manisa MilletvekiliİHAP HULUSİ 120 YAŞINDAO Türk afiş ve grafik sanatının öncüsü, Cumhuriyet öncesi ve sonrası dönemi çizen, çalışmaları günümüzde de güncelliğini koruyan bir usta. Modern Türkiye’nin inşasını çizgileriyle anlatırken mesajı çok net biçimde verir İhap Hulusi. Fikirlerinin zamansızlığı günümüzde dahi güncel olmasını beraberinde getirir. Örneğin vatandaş afişi. 1931 yılında çizdiği bu afişte “Yere tükürene, yasak dinlemeyene, herkesin rahatını bozana, saygısızlıkların her türlüsüne; aldırmamazlık etme” diyor. Her dönemin insanına seslenebilen, kendi zamanın ötesinde bir sanatçı o. Vatandaş, aldırmamazlık etme! Onun tüm çalışmalarını görmek isterseniz Ender Merter tarafından 2010 yılında hazırlanan, Marmara Üniversitesi Cumhuriyet Müzesi’ndeki Müsellesten Üçgene’ özel galerisini ziyaret edebilir, veya sayfalarını inceleyebilirsiniz. 29 EKİM BAYRAMI'NI ANLAMLI KUTLAMAKTANRININ gizemli atölyesi diye adlandırdığı tarih içinde günlük ve önemsiz olaylar pek çoktur. Tarihte de günlük yaşamda olduğu gibi çok görkemli ve unutulmaz anlara pek rastlanmaz. Bir ulusun içinden bir dâhinin çıkabilmesi için milyonlarca insanın dünyaya gelmesi gerekli olmuş, gerçek bir tarihsel olayın, yani yıldızın parladığı anların oluşması için çok beklenilmiştir. Ancak bir ulusun içinde bir dahi ortaya çıkınca çağlar boyu kendisinden söz ettirir; böyle bir an ortaya çıkarsa, bu gelecekteki on yılların ve yüzyılların belirleyicisi olur. 19 Mayıs yıldızın parladığı andır. 29 Ekim bu yıldızın güneş olup etrafı aydınlattığı andır. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı şimdiden hepimiz için kutlu olsun. Referans kitap Stefan Zweig–Yıldızın Parladığı Anlar Dr. Cengiz KUDAYCHP'DE DANANIN KUYRUĞU KOPUYORCHP, yerel seçimler öncesi bugün İstanbul’da son belediye başkanları toplantısını toplantıda 2019 yerel seçim vizyon belgesi açıklanacak ve 2019’da nasıl bir kampanya yürütüleceğinin ana hatları da ortaya konulacak. Ayrıca bu toplantıda Sosyal Demokrat Belediyeler Derneği’nin SODEM başarı ödülleri Kılıçdaroğlu tarafından belediye başkanlarına başkan adaylarının önümüzdeki yerel seçimlerde neleri nasıl yapmaları konusunda da parti genel merkezi tarafından bir propaganda ve iletişimle ilgili bir sunum da yapılacağı toplantıdan sonra yapılacak ilk parti meclisi ile birlikte hangi il ve ilçede hangi yöntemle belediye başkanının belirleneceği de SÖZÜ “AKP sayesinde cumhuriyete bağlılığımız, Atatürk sevgimiz arttı; başta İnönü olmak üzere tüm milli mücadele kahramanlarına saygımız çoğaldı. Teşekkürler AKP...”Mehmet Necati GÜNGÖRDuvar reklamlarına neden izin verilmiyorİZMİR Duvar Reklamcıları Derneği üyeleri İBB Başkanı Aziz Kocaoğlu’na soruyor “Duvar reklamlarına izin verilmezken neden ilan vergisini alıyorsunuz? Direk reklamları ihalesiz İlbak Holding tarafından Gediz AŞ’den geri alındı. 300 adet olan elektrik direkleri 5000 âdete nasıl çıktı? İzmir’de reklam tekeli mi oluşturulmak isteniyor. İzmir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe neden bizlere randevu vermiyor?Şeker işçisine yazıkŞEKER fabrikalarının özelleştirilmesine yönelik mücadeleleri ile öne çıkan Şeker-İş Sendikası Başkanı İsa Gök’ün Hürriyet’te dünkü manşeti, sendikanın başkanına emekçinin düşük ücretinden kesilen aidatlarla milyonluk makam aracı alınması hiç şık olmadı. Gök, işçinin zorlukla geçindiğini biliyor. Sendika üyesi işçilerin çoğunluğu fabrikaların kapatılmasından ötürü işini yitirdi, ekmeğinden oldu. Zaten sendikacılık ülkemizdeamaçlanan düzeyde değil, Avrupa’nın hayli gerisinde. Bu tür haberler kamuoyunda sendikacılara olan güveni erozyona uğratıyor. Salt Şeker-İş değil, diğer bazı sendika başkanları da lüks makam otomobil kullanıyor, dikkat çekiyor. Yaşamları emekçiye hiç uygun değil. Oysa, sendika başkanları tutumlarıyla emekçiye, topluma örnek olmalı, güven vermeli. Sendikacılığa güven diplerde. Umarız başkan daha mütevazi bir araca KARAMANCHP hisselerinin devri bir hukuk cinayetidirANKARA Milletvekili Murat Emir, CHP’nin İş Bankası hisselerinin AKP-MHP işbirliğinde, yasal düzenlemeyle Hazineye devrinin mevcut koşullarda mümkün olamayacağını ifade etti, bu devrin ancak müsadere yoluyla gerçekleşebileceğini, müsaderenin de zulüm, baskı ve cebir anlamına geldiğini vurgulayarak, bunun Anayasa’sının 35. Maddesinde koruma altına alınan mülkiyet hakkının açıkça ihlali anlamına geleceğini” söyledi ve “Anonim şirketlerde hisseler, sahibinin rızası olmadan elinden alınamaz” diye de ekledi.

vatandaş yere tükürene herkesin rahatını bozana